"Mantığın bittiği yerde duygular devreye girerdi. Ve kalbinle seçtiğini kaybetmenin yükü çok daha ağır olurdu."
~~~~
Eylül ayının son haftasının ilk gününden herkese merhabalar. Eylül ne de çabuk geçti değil mi? Umarım Ekim ayı hepimiz için güzelliklerle gelir. :)
Geçen ay okuyup yorumlamaya fırsat bulamadığım Gerçek Sensin kitabıyla geldim bugün.
GERÇEK SENSİN KONUSU
MİT Başkanı Sinan Öztürk'e araştırıp çözüme ulaştırması için sırlarla dolu, çok gizli bir dosya verilir. Dosyayı teslim aldığı gece saldırıya uğraması ve dosyanın çalınması bu işin engellerle dolu, zorlu bir iş olacağının ilk kanıtıdır. Başlangıçta alışılagelmiş kayıp arama dosyası gibi görünse de, sırlarla, yalanlar ve oyunlarla dolu ve aynı zamanda Sinan'ın sevdiklerine kadar uzanan, onların hayatlarını tehlikeye atabilecek bir boyuta ulaşır.
Sinan'a yardımcı olması için önceden bu dosya üzerinde çalışmış, eski asker ve istihbarat üyesi Elif Güven gönderilir. Elif, bu projeye hayatını adayan ve aradıkları kişiyi bulmak için her şeyi yapmaya göze almış genç bir kadın. Bu uğurda hayranı olduğu Sinan Öztürk'ü kullanacak kadar gözünü karartmış. Fakat aklı ile kalbi arasında sıkışıp kalır. Bir seçim yapıp ya aşkı doya doya yaşayacak ya da amacı uğruna aşkını kalbine gömecek.
Otuz yıl öncesine ait masum bir aşk, tek bir yalanla büyüyerek herkesin geçmişini karanlıkla sarmıştı. Sırlar açığa çıkarken giderek daha da ağırlaşan geçmişin yükünü kaldırabilecekler miydi?(Tanıtım bülteninden alıntı)
~~~~
"Ayıldığını anlamamış gibi davranmaktan sıkıldım," diyen Sinan sözlerinin doğruluğunu kanıtlarcasına of çekti. "Üstelik sana söylemiştim' ile başlayan cümlelerim için sabırsızlanıyorum."
"Bu zevki sana tattırmayacağım."
"Bak şimdi, bunu nasıl yapacağını merak ettim." Tek seferde gözlerini açan Elif "Uyumaya devam edeceğim." deyip yeniden gözlerini kapadı.
"Haklısın, uyumak da gerçeklikten kaçış ve bayılmanın başka bir türü."
"Cehenneme git!"
"Sensiz hiçbir yere gitmiyorum."
"Tek ihtiyacım olan şey, bir bidon benzin. Bunu sağlar mısın?"
"Konuşmak için rüşvet mi talep ediyorsun?"
Bir kere daha gözlerini açan Elif, "Evet!" dedi. "Ateş başında sohbet etmeye bayılırım, sen köşede güzelce yanarken ben de küllerinin söndüğünden emin olana kadar konuşabilirim."
~~~~
Meral Kır, ilk kitabından beri takipte olduğum ve kitaplarını severek okuduğum bir yazar. İlk olarak Sancaktarlar serisi ile başlayan yolculuğumuz Öztürk kardeşlerin hikayelerini konu alan Miras serisi ile devam ediyor. Sana Aşk Getirdim kitabında Esmer Öztürk ile, Hedef Sensin kitabında Güçer Öztürk ile tanışmıştık. Gerçek Sensin'de de ağabeyleri Sinan Öztürk ile tanıştık. Kardeşleri ile arası açık olsa da onlara verdiği değeri bu kitapta fark ediyoruz.
MİT Başkanı olmanın getirisiyle oldukça otoriter ve özgüvenli bir karakter Sinan. Zekasıyla ve karizmasıyla bu özgüvenin boşuna olmadığını da farkına vardım. Yakaladığı ufak detaylar ile sırlarla dolu bu olayı güzel bir şekilde çözüme ulaştırdı.
Elif, mesleğini yansıtan derecede güçlü ve özgüvenli bir karakter fakat başlangıçta kendisine pek ısınamadım. Sinan gibi bende sakladığı sırlardan dolayı, işin aslını öğrenene kadar mesafeli durdum açıkçası.
İki farklı dönemin eş zamanlı olarak anlatıldığı kitapları sevdiğimi sık sık söylüyorum sizlere. Gerçek Sensin kitabı da bu şekilde ilerliyordu. Bu detayı fark ettiğimde kitap benden +1 olarak beğeni puanı almış oldu. :)
Bir bölümde Sinan ve Elif'in olaylı dosya üzerinde çalışmasını okurken diğer bölümde 30 yıl öncesine gidip Mina ve Joseph arasındaki masum aşka yalanlar karışmasıyla onlarca kişinin hayatını karartacak raddeye nasıl geldiğini okuyoruz. İki dönemde geçen olaylar nasıl ilerleyecek, birbiriyle olan bağlantıları ne şekilde olacak, 20 yıl önce yurt dışına evlatlık olarak gönderilen ve yeni ailesi ile güzel bir hayat sürerken bir anda ortadan kaybolan genç kadını bulabilecek mi gibi sorular eşliğinde, merakla ve heyecanla okuduğum bir kitaptı. Fakat polisiye kısmında biraz daha ters köşe beklerdim. Şaşırtan noktalar oldu ama çoğunlukla tahmin ettiğim şekilde ilerledi. Romantik kısımlar ise dozunda ve olması gerektiği gibiydi bence. Sinan gibi bir karaktere de böylesi yakışırdı. Mina ve Joseph'i de unutmamak gerek. Onların hikayesi çok daha etkileyici ve kalp kıran türdendi. Kitabın kilit noktalarından biri olduğu için detaylı bahsedemedim ama beni çok etkiledi gerçekten.
Genel olarak severek okuduğum Gerçek Sensin kitabını bu türü sevenlere ve Meral Kır'ın kitaplarını okumak isteyenlere tavsiye ederim.
Dipnot: Seriler birbirinin devamı niteliğinde olmadığı için sıralamasına uyarak okumanıza gerek yok. Sadece diğer karakterlerin yaşadıklarıyla ilgili ufak ipuçlarıyla karşılaşma ihtimaliniz olabilir. :)
~~~~
Elif'in heyecanını hisseden adam yüzünü ona çevirdiğinde bir kalp atışı kadar süre birbirlerine baktılar.
"Neden öyle bakıyorsun, âşık mı oldun?" diyen Sinan'ın sesi derindi.
"Ah evet çünkü sen olsan kendine âşık olurdun, değil mi?
"Çabuk öğreniyorsun!" Adama bakarken yakalanmayı sorun etmeyen Elif "İyi de, ya sen bana âşık olursan?" dedi.
"Evet, böyle bir şeyin gerçekleşme olasılığını hesapladım."
"Bir matematik problemine konu olmak her kadının hayalidir zaten, peki sonuç ne?"
"Yüzde on beş."
Elif "Yüzde bir olumsuz ihtimalle bile aşılar toplatılıyorken," dese de sonuç onu memnun etmemişti. "Yüzde on beşlik olasılık
seni korkutmuyor mu?"
"Bu riske rağmen sana âşık olursam," diyen Sinan ne kadar ciddi olduğunu göstermek için Elif'e döndü.
"O aşk, peşinden koşmayı hak ediyor demektir. Ayrıca aşkın korkulacak bir şey olduğunu da sanmıyorum."
~~~~
KİTABIN KÜNYESİ
Adı: Gerçek Sensin
Yazar: Meral Kır
Seri : Miras Serisi - 2. Kitap
Yayınevi: Olimpos Yayınları
Sayfa Sayısı: 472
Baskı tarihi: 2021