Karanlığın Külleri - İlknur Birdal | Kitap Yorumu + Alıntılar

, , 1 comment

Kitabın Adı : Karanlığın Külleri
Yazar : İlknur Birdal
Yayınevi : Postiga Yayınları
Sayfa Sayısı : 424

"Unuttum dersin yine hatırlarsın. Böyledir sevda; sevmedim dersin kalbin, sevdim dersin gözlerin ihanet eder."

Merhaba, yeni bir kitap yorumuyla karşınızdayım. :)
Bu aralar okul dolayısıyla fazla kitap okuyamıyorum ve bu durum beni çok üzüyor. Bu güzelim kitabı bir oturuşta bitirebilecekken neredeyse bir haftaya yayıldı. Neyse şikayetlerimi kendime saklayıp yorumuma başlasam iyi olacak sanırım. :)

"Bir adam, küllerinden yeniden doğabilir mi?
Ve bir kadın, zifiri karanlık bir yüreğe ne kadar dokunabilir?
Kalbini korumak için acımasız birine dönüşen bir adam ve aşkı için savaşmayı seçen bir kadın. Afra ve Devrim'in amansız mücadelesi.. 
Amansız bir mücadeledir aşk; kendinle savaşırsın, duygularınla savaşırsın,sevdiğinle savaşırsın. Bir an gelir ayrılıkla savaşırsın. Acısıyla,yokluğuyla,özlemiyle savaşırsın.Amansız savaşın hiç bitmez aslında.Aşık olduğunda savaşmayı göze almalısın." 

Karanlığın Külleri, yazarın ilk kitabı Satılık da hikayesi anlatılan Devran'ın abisi Devrim'in yaşadıklarını konu alıyor. Satılık kitabında da kısaca yer verilmişti, okuyanlarınız bilir. Arada ufak bağlantı olsa da kitaplar seri değil okumak isteyip de aklında soru işaretleri olanlar için bunu da belirteyim. :) 
İlk olarak kapağıyla başlayayım.Kapağı ilk gördüğümde pek ısınamadım açıkçası.Fakat çıktığında kitabı elime alınca "ben neden sevmedim ki bu güzel kapağı" dedim.Okurken de bu durum pekişti tabi. :)

Devrim, gerçek anlamda ilk aşkı Selin ile öyle şeyler yaşıyor ki. Tabiri caizse kalbinin kapılarını aşka kapatıyor. Ailesinden bile uzaklaşarak kendini dünyadan soyutluyor. Böylece acılarından kurtulabileceğini sanıyor ta ki Afra hayatına girene kadar.
Afra ise genç ama zeki ve çok başarılı bir iş kadını. O da genç yaşta hayatın zorluklarıyla karşılaşmış ama bunlara rağmen pes etmeyen güçlü bir karakter. Tek zayıf yönü seneler önce görüp aşık olduğu Devrim. Onu uzaktan uzağa gözlemleyerek aşkını besliyor, bir gün bu çabalarının sonucunda Devrim ile bir iş için anlaşma sağlamayı başarıyor ve hikayemiz buradan sonra başlıyor.
Devrim'in yüreğindeki karanlığa ışık olmak isteyen Afra aşkının verdiği cesaretle Devrim'in hayatına giriverir. Devrim ise geçmişte yaşadıkları ve verdiği yemini hatırlayarak ondan uzak durmak için elinden geleni yapar. Öyle şeyler yapıyor ki Afra'yı kırıp döküyor. Bu bölümlerde Devrim'e öyle sinirlendim ki anlatamam. 
Bu kitapta yazarın anlatımında farklılıklar gördüm. İlk kitapta Türk filmi tadı varken Karanlığın Külleri'nde bu durum yoktu. Oldukça akıcıydı. Hislerde çok iyi yansıtılmıştı bana göre.Daha önce dediğim gibi okurken sinirlendiğim yerler olmasının yanında, tebessüm ettiğim de oldu, hüzünlenip ağlama noktasına geldiğim yerlerde oldu. Birkaç yerde klişeler vardı, çok göze batmasa da  farklılıklar beklemiştim. Sonu da tahmin ettiğim gibi değildi ama yine de kötü diyemem. :)
Kısacası severek okuduğum bir kitaptı. Okurken hem hüzünlenip hem gülümseyeceğiniz kitaplar arıyorsanız kesinlikle tavsiye ederim. Çok beğendiğim alıntıları da sizinle paylaşmak istiyorum. :)

**ALINTILAR**

"Afra isminin anlamını biliyor musun?" dedi Afra durduk yere.
"Ne alakası var şimdi?"
"Eğer anlamını bilseydin senin karanlıktan aydınlığa çıkış yolunun ben olduğumu bilirdin."

***
"Sen böyle bana bakarsan yalnız kalmam ki ben. Düştüğümde sen tut elimi, üzüldüğümde okşayan sen ol saçlarımı. Sen de beni bırakma Devrim, daha fazla uçurumun yamacına itme beni..."

***
"Usul usul gezsem gönlünün kıyılarında... Sonra sana fark ettirmeden içeriye süzülsem... Sen ben olsan, ben sen... Ve sonra savurup külleri geceye benimle yeniden doğsan..."

***
"Yüreğim yangın yeri, sende ateşi. Ne karanlık kaldı ne de külleri..."

Ve son olarak kitaba puanım : ❤❤❤❤ ♥

1 yorum: